Karan'dan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Fındık Teşekkürü

 Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, bugün Giresun’u ziyaret edecek olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bugüne kadar fındık üreticisine sağladı desteklerden dolayı teşekkür ederek, Türkiye için son derece önemli bir tarım ürünü olan fındıkta yaşanan sorunlara dikkat çekti.

Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, bir dönem AK Parti Giresun Merkez İlçe Başkanı olarak omuz omuza siyaset yapma şerefine vardıkları Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı Giresun’da ağırlamaktan gurur duyduklarını ifade etti.

Karan yaptığı açıklamada, üreticiler adına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bugüne kadar fındık ve üreticisine sağladığı desteklerden dolayı teşekkürlerini iletti.

2009 yılından beri fındıkta uygulanan alan bazlı gelir desteğinin üreticilere her yıl can suyu olduğunu belirten Karan, “Fındık üreticisinin birinci sahibi sayın Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bundan sonrada desteklerini esirgemeyeceğine cani gönülden inanıyor ve fındıkta yaşanan sorunlara radikal çözüm için talimatlarını dört gözle bekliyoruz” dedi.

SERBEST PİYASADA ARZ-TALEP DENGESİ ÇÖKMÜŞTÜR

Karan açıklamasında, fındıkta yaşanan belli başlı sorunları dile getirerek, serbest piyasada arz-talep dengesinin çöktüğünü, lisanlı depoculukla, fındıkta emanet ve stokçuluğun önüne geçilemeyeceğini, her ne şekilde olursa olsun fındık ithalatının kesinlikle yasaklanması gerektiğini ve tekelleşmeye dur denilmesinin altını çizdi. Serbest piyasada fındık fiyatı düşüşe geçtiği zaman alıcıların dilinden düşürmediği arz-talep dengesinin işlemez hale geldiğini aktaran Karan şunları kaydetti;

“Serbest piyasada arz-talep diye bir şey kalmamıştır. Geride bıraktığımız sezonundan örnek verecek olursak, 2016 yılında fındık rekoltesi belki de Cumhuriyet tarihinde görülmemiş şekilde düşük gerçekleşti. Sezon açıldıktan sonra 15 liraya kadar çıkan fındık fiyatları birden 10 liraya hatta onunda aşağısına düştü. Ticaret kurallarına göre, bir ürün çok olursa ucuz olur, az olursa pahalı olur. Ayrıca az olan ürüne talep fazla olur. Buna da arz-talep dengesi denir. Şimdi nerede fındıkta arz-talep dengesi. Fındık satılmıyor, Avrupalı fındık yemekten vazgeçti, çikolata firmaları artık fındık kullanmıyor, fıstık, ceviz, badem kullanıyor desek öyle bir şeyde yok. Amaç, üreticinin alın terini ucuza kapatmaktan başka bir şey değildir.”

“LİSANLI DEPOCULUK ÇARE DEĞİL”

Karan, hükümet gündeminde de bulunan fındıkta lisanlı depoculuğa dikkat da çekerek, lisanlı depoculukla emanet ve stokçuluğun önüne geçilemeyeceğine işaret etti.

Lisanslı depoculuğun getirisi kadar handikapları olacağını ifade eden Karan şöyle konuştu:

“Lisanslı depoculuk tarım ürünlerinin korunması ve piyasa şartlarının oluşması için son derece önemli bir sistem ancak, fındıkta bunun çokta başarılı olacağını düşünmüyoruz. Geldiğimiz noktada fındık arazileri atadan dedeye, babadan oğla parçalanmış durumda, üretici başına yıllık üretim miktarı ortalama 1, 1.5 ton civarında. Bunların büyük çoğunlu da gurbetçi ve hasat sonrası ürünü hem satıp paraya çeviren kesim. Hiçbir üretici 1. 1.5 ton fındık için lisanlı depoculuk kapısında uğraşmaz. Ayrıca, duyumlarımıza göre, tüccarlarında lisanlı depoculuktan faydalana bilmesi için siyasilere baskı yapıldığı ifade edilmektedir. Lisanlı depoculuktaki bize göre en büyük tehlike budur. Bunun gerçekleşmesi durumunda, devlet eliyle stokçuluk resmileşmiş olur.”

“FINDIK FİYATI MALİYETİN ALTINDA”

Serbest piyasada Giresun kalite tombul fındığın 10 lira seviyesinde işlem gördüğünü aktaran Karan, geçen sezon devletin resmi rakamlarına göre bir kilogram fındık maliyetinin 13 ila 23 lira arasında değiştiği ve fındık fiyatının şu anda maliyetinin altında olduğunu vurguladı.

“TÜRK FINDIĞI TEKELLEŞİYOR”

Karan, fındıkta yaşana en büyük tehlikeye de dikkat çekerek, Türk fındığının adım adım tekelleştiğini kaydetti.

Fındıkta tekelleşmenin son iki sezondur gün yüzüne çıktığını ve başta hükümet yetkilileri olmak üzere siyasilerinde bunu doğruladığını belirten Karan, “Türk fındığı ne yazık ki, planlı bir şekilde tekelleşmektedir. Aslında fındık fiyatında yaşanan istikrarsız seyrin başaktörü tekelleşmedir. Güçlü alıcılar piyasaya hükmederek, üreticinin alın terine ipotek altına almaya çalışıyor. Özellikle bu sezon kendini iyiden iyiye gösteren tekelleşme, fındık fiyatını istediği gibi yönetti ve yönetmeye devam ediyor. Fındıkta tekelleşmesinin önüne geçilemezse, Türk fındığı tamamen yabancıların kontrolüne geçecektir.”

Karan, yurda kaçak yollardan ve dolaylı şekilde fındık sokulduğunun altını çizerek, her ne şekilde olursa olsun, fındık ithalatının kesinlikle ve kesinlikle yasaklanması gerektiğini sözlerine ekledi.