4 Bin Kişi İle Sokak İftarı

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'nin de katılımıyla, Giresun Valiliği  tarafından halka açık iftar yemeği verildi.
 
Giresun Atatürk Meydanında 17 Haziran Cumartesi akşamı, Valiliğimizin düzenlediği iftar programına vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.
 
İftar programına katılmak üzere hava yolu ile Giresun’a gelen Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ve eşi Hatice Canikli, Ordu-Giresun Havalimanında  Vali Hasan Karahan ve eşi Şule Meral Karahan tarafından karşılandı.
 
İftar saatinden önce Atatürk Meydanına gelen Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ve eşi Hatice Canikli ile Vali Hasan Karahan ve eşi Şule Meral Karahan, iftar yemeğine katılan 4 bin kişiye yakın vatandaşın masalarını tek tek dolaşarak selamladı. Vatandaşlar tarafından yoğun ilgi ve sevgi gösterileri arasında karşılanan Canikli ve Vali Karahan, iftar yemeğinin ardından İl Müftüsü Muhittin Oral tarafından yapılan duadan sonra davetlilere hitaben bir konuşma yaptı.
 
İftar yemeğinin ardından kısa bir konuşma yapan Vali Karahan, “Ramazanı son günlerine, son bir haftasına girdiğimiz şu günlerde Allah’ın izniyle beraber olduk. Afiyet olsun. Bizleri burada iftar soframızda yalnız bırakmadınız. Giresun’un her tarafından çok kıymetli hemşehrilerimiz davetimize icabet ettiler. Halil İbrahim Sofrası oldu gerçekten. Valiliğimiz sizlerin bu katılımından, şereflendirilmesinden mutluluk duyduk. İnşallah daha güzel ortamlarda, daha güzel sofralarda da birlikte oluruz. Sayın Başbakan Yardımcımız şeref verdiniz. Hoşgeldiniz” diyerek Başbakan Yardımcısı Canikli’yi konuşmalarını yapmak üzere kürsüye davet etti.
 
Başbakan Yardımcısı Canikli de davetlilere hitaben yaptığı konuşmasında “Allah kabul etsin, afiyet olsun. Öncelikle Ramazanınızı tebrik ediyorum. Bizi bugün güzel bir Giresun akşamında, bu güzel meydanda iftar sofrasında bir araya getiren Rabbimize de hamddediyoruz. Organizasyon içinde Giresun Valiliğimize teşekkür ediyoruz. Biz özgürce böyle dostça, kardeşlik ortamında iftar sofrasında biraraya geliyoruz. Bu ortamı rabbimizin izniyle bize sağlayan ve şu anda özgürce bu topraklarda nefes almamızı kolaylaştıran, özgürce yaşamamızın önünü açan güvenlik güçlerimize, kahramanlarımıza, yiğitlerimize buradan, Giresun’dan, iftar soframızdan şükranlarımızı gönderiyoruz. Ve bu vesileyle bu ülkenin birlik ve bütünlüğü için toprağa düşmüş tüm şehitlerimize bir kez daha buradan rahmet diliyoruz. Ailelerine sabırlar diliyoruz.
 
Tabi o şehitler bütün bu milletin şehitleridir. Bu milletin, tüm 80 milyonun şehididir. Çünkü bu topraklar, bu bayrak, bu ezan için kısacası bizlerin buralarda özgürce yaşamamız için hayatlarını feda ettiler ve o şehitlik mertebesine eriştiler. Bir kez daha onlara buradan şükranlarımızı arz ediyoruz.  
 
Değerli hemşehrilerim, bu ülke, bu millet, hepimiz, bir olarak, beraber olarak, kardeş olarak yaşamak durumundayız. Her zaman aykırılıkları bir tarafa bırakarak, farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul ederek, bir bütün olarak, kardeşçe yaşamak zorundayız. Başka çaremiz yok. Hepimiz kardeşiz, hepimiz bu topraklarda kader birliği etmişiz, ediyoruz. Etmeye devam edeceğiz. Hepimiz aynı geminin içindeyiz. Dolayısıyla görevimiz birlik ve beraberlik içerisinde kardeşçe yaşamak olmak durumundadır.  Bu birlik ve beraberliğimizi, kardeşliğimizi bozacak olan her türlü çalışmaya, her türlü gayrete, her türlü niyete birlikte karşı çıkmak durumundayız. Onun gereğini yapmak durumundayız. Zaten milletimiz esasında sayısız kereler bu konudaki kararlılığını, dirayetini ispat etmiştir, ortaya koymuştur. Bizlere düşen görevde bu birlik ve beraberliği güçlendirmek için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaktır.
 
Görevimizin hizmet olduğunu biliyoruz. Sadece hizmet, bu millete hizmet, sizlere hizmet, Giresun’a hizmet, Türkiye’ye hizmet etmek olduğunu biliyoruz. Bu anlayışla çalışmalarımızı yürütüyoruz Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde.
 
Hamdolsun şu anda Türkiye sıkıntılı dönemleri büyük oranda geride bırakmış vaziyette. Elbette problemler bitmez, sorunlar hiçbir zaman bitmez. Biri biter biri başlar ama en kötüsünü, en olumsuzlarını Allah’ın izniyle geride bıraktık. Bundan sonra geleceğe daha umutla bakabiliyoruz. Millet olarak büyük hayallerimiz var, büyük hedeflerimiz var. Bu millet, bu hayallerini de hedeflerini de gerçekleştirmek iktidarına, imkanına, gücüne sahiptir.
 
Ve bu millet dünyada eksik olan adaletin tesisi için daha güçlü bir şekilde dünya siyaset arenasına çıkmak zorundadır. Bu bizim kaderimiz, bu bizim mirasımız. Bunu yok sayamayız, bunu reddedemeyiz. Çünkü geleceğini bu milletin, sizlerin geleceğine bağlamış olan yüz milyonlarca insan var dünyada. Bize bakıyorlar, bizimle gülüyorlar, bizimle ağlıyorlar, bizimle kederleniyorlar. Türkiye’nin, bu milletin daha iyi noktalara gelmesi içi dua ediyorlar. Dünyada barışı ve adaleti sağlaması için dua ediyorlar. Dolaysıyla yaptığımız ve yapacağımız çalışmalarda sadece 80 milyon Türk milletinin değil, aynı zamanda geleceğini bizim geleceğimize bağlamış olan o insanların, bu milletlerin de geleceğini düşünerek hareket ediyoruz, etmemiz gerekiyor. Bu sorumluluk bu milletin üzerindedir. Bu millet de gereğini yapıyor zaten” diyerek dünyada ve bölgemizde yaşanan olaylara ilişkin yaşanan gelişmeler hakkında bilgi vererek Türkiye’nin bu noktada bulunduğu konuma değinerek konuşmasını  “Biz barış ve kardeşlik ortamı içerisinde Giresun da bu meydanda ve Türkiye’nin her yerinde inşallah bu kardeşlik sofralarını, iftar sofralarını kuracağız. Bunu engellemeye hiç kimsenin gücü yetmeyecek Allah’ın izniyle. Bu milletin buna gücü yeter sayısız kereler, tarihte, yakın tarihimizde de bu millet bunu ortaya koydu, koymaya da devam edecek” sözleriyle tamamladı.
 
Konuşmaların ardından vatandaşlarla günü anısına bol bol hatıra fotoğrafı çektiren Başbakan Yardımcısı Canikli ve Vali Karahan, Hakkari de BTÖ mensupları tarafından şehit edilen Ordu’lu Uzman Çavuş Onur Tiken için Ordu-Giresun Havalimanında düzenlenecek olan karşılama törenine katılmak üzere Atatürk Meydanından ayrıldı.